Güven Gürbüz Yazdı : Biter yazısı Kalır mazisi

Güven Gürbüz Yazdı:

Biter yazısı Kalır mazisi

Yaklaşık iki yıl sürdü. Nasrettin hoca fıkralıydı. Nihayetinde yazdıklarımdı.Yazı serisinin de sonu geldi.
Elbette bitti. Okudukça okuyanlarım oldu. Bir çok yazılarım da bir köşede unutuldu. Bir kısmı kayboldu.
Küme, küme, bulutlar gibiydi. Bazen dolu vurdu. Bazen Sıcak gördü. Soğuğu ısıttı. Isıcağı serinletti.
Demlikte kaynayan su gibiydi. Bazen döküldü kucağımı yaktı. Nihayetin de bardakta çay gibiydi.
Bazen demliydi. Bazen açıktı. Şekerlisi de vardı. Şekersizi de oldu. Her neye benzetirsen oydu.
Kimi anladı. Kimi anlamadı. Hepsinde aynı düşünce de olacak değildi. Onlar benim yazılarımdı.
Kelimelerimden kelimeler türedi. İçine memleket havası karıştı da karıştı. Bazen bulanıktı. Bazense açıktı.

Öter zurnamız. Çalınca davulumuz. Düğünümüz. Derneğimiz. Hoş sohbet muhabbetimiz. Elbette güzeldir düşüncemiz.
Geleceği için arzulayan atalardan yadigar bizim memleketimiz. Yapıldı okullarımız. Tünelimiz. Ötemiz. Berimiz.
Velakin memleketten çok oluyor. Yola düşenimiz. Gurbete kanat açan gurbet kuşlarımız. Kalmıyor diyecek sözümüz.
Nereden gelecek diyorlar gençlerimiz. Evlenirsek bizlere ekmeğimiz aşımız. Ah şu bizim yokmu geçim dünyamız.
Gurbete çok çalışıyor eski yollarımız. Fayda etmiyor yenilememiz. Yerinde durmuyor toprağımız taşımız,sürüyor yaz, kış, heyelanlarımız. Tepe aşağı uçan araçlarımız. Duyulur dört bir yandan kaza haberlerimiz.
Çoktur derdimiz. Söyleyemeyiz. Aradığımızsa dermanımız. El uzatsın diye hep bekleriz. Devlet büyüklerimiz.

Ne kadarsa kesemiz. Ona göre uzar ayağımız. Yoksa soğukta kalırız. Yatağımız, yorganımız. gecemiz, gündüzümüz.
Ömürden geçer, gider, ömrümüz. Elimizde azalan sermayemiz. Bitirdiğimiz ömrümüz.Fayda etmez ağlayıp sızlanmamız.
En büyük uhdemiz. Gelsin diye beklediğimiz Vilayetliğimiz. Ne gezer dediğimiz. Boynumuzu büküp kenara çekildiğimiz.
Kocadık artık derken çoğumuz. Günden güne artıyor yaşlı nüfusumuz. Çoğalsın gelecek diye beklerken genç neslimiz.
Döndü artık anlayamadık tersimiz. Elimizde belli ortada imkanlarımız. Yokluktan, darlıktan, nasıl çoğalsın varlığımız.

Beğenimiz efendiliğimiz. Kibarlık nezaketimiz. Yürüyüşümüz zerafetimiz. Sözümüz edebimiz. Kimsede sanmasın bizleri keriz.
İnce düşünürüz. Kalın puntolarla yazarız. Sözümüzün arkasında dururuz. Kaypaklık yapmayız. Şebinkarahisarlıyız.
Eğribel yanı başımız. Az saç, baş, yolmayız. Yapılsın diye tünelimiz. Göründüğünde ucunda ışığımız. O gün oldu bayramımız.
Bitmedi diyorlar çoğumuz. Elde değecek diye de bekler diğer yanlarımız. Bağlantılı yollarımız. Eklerimiz. Uzantılarımız.

Nihayetinde önceden vilayettik. Sanmasınlar ki unuttuk. Her baharda açan çiçek gibiyiz. Saksıda da biteriz.
Yaylada da açarız. Ne de güzelmiş dedirtiriz. Anlatır. Söyleriz. Olur, olmaz, diyenimiz. Anlatmak bizim işimiz.
İyi anlatmalıyız. Gider, geliriz. Velakin Anadoluya dönük yüzümüz.Bir yanda Sivasımız. Elimizi uzatsak Suşehrimiz.
Orta yerde barajımız. Zayıflasa da tarımımız. Feveran etsede köylerimiz. Yaz gelince dolar boşluklarımız.
Çiftçiliği cazip hale getirmeliyiz. Mesleki alanda olgunlaştırmalıyız. İmkanlar, olanaklar, karın doyurmalıdırlar.
Bulursa çoğu ekmeği aşı. Alıp gitmez gurbet eline başı. Gözünden akıtmaz yaşı. Ayrılık ömrün kışı.
Yaşlısı genci bilmeli her işi. Görmeli hal ve gidişi. Tutturmalı kumaşta dikişi. O zaman başka olur elbisenin parlayışı.

Amacımız birliğimiz beraberliğimiz. Bir araya gelmeliyiz. Çevremizdeki ilçeleri ikna etmeliyiz.
Ortak noktada buluşup Vilayetliği almalıyız. Elbetteki daha çok yazarız. Ama umudumuzu bir kenara atmamalıyız.
Memleketten göçü durdurmalıyız. İş sahaları açmalıyız. Yeni konutlar için arsa üretmeliyiz.
Emeklilere de imkanlar sunmalıyız. Koşa, koşa memlekete getirmeliyiz. Bu konuya ehemmiyetle önem vermeliyiz.
Derneklerimiz. Vakıflarımız. Bir çok konunun üzerine samimiyetle eğildiklerini biliriz.
Ancak neresinden bakarsak bakalım yetersiziz. Kaplumbağa adımıyla yürümemeliyiz. Taşa, tikene takılıp kalmamalıyız.
Yağan yağmurdan kaçmamalıyız. Yağarken doldurmalıyız. Fırsatlara iyi bakmalıyız. Nedir imkanlarımız?
Çoktur heveslilerimiz. Önde gelenlerimiz.En yetkili mercilerimiz. Onlarla teması kesmemeliyiz.
Gece gündüz kapılarını çalmalıyız. Hizmet yarışında BİZDE VARIZ DEMELİYİZ.

Nerede o'günler..? deyipte geri durursak. Birbirimizin yüzüne bakıp kaçarsak. Duvar dibinden seyredirsek.
Trenin raylarını başka yerlere döşerler. İstasyonumuz da yer değiştirir. Gülen yüzler kimleri bekler?
Tutuşacak olan bizim eller. Yabana konmazlar. Olur olmaza bakmazlar. Demesinler sakın ola söz dinlemezler.
Konuşan diller. Düşünen akıllar. Gelişen fikirler. Elbetteki çağ atlatırlar.

09 Aralık 2024

Güven Gürbüz
Şebinkarahisar / Ankara