Güven Gürbüz Yazdı : GEÇENDEN GEÇMİŞTEN

Güven Gürbüz yazdı :

GEÇENDEN GEÇMİŞTEN

Bir sen mi garip kaldın? Bir ben mi? Anadan, babadan, yetim.
Geldik dünyaya gelmesine, bitmez yoksulluk, büklüm, büklüm.
Sorma hiç. Şimdikin den daha da zordu o zamanlar geçim.
Yoksulluk, gözü çıksın derler, çare olmuyordu hiç seçim.

Ne tez büyüdük? Büyüdükçe biz. Neler gördük? Görmeseydik.
Sokak karıştı. Mahalle ayrıştı. Kardeş kardeşe terstik.
Sağ, sol, dediler şaşıttırıldık. Gençliğimizi unuttuk.
Ömrümüzü verdik. Baka kaldık. Geçim davasına düştük.

Kendimize de yettik. Yemedik, içmedik, ayakta kaldık.
Evlendik. Yuva kurduk. Çocuklar oldu. Katlandık. Büyüttük.
Bizler okuyamadık. Onlar okusunlar dedik. Okuttuk.
"Hangi masaldı?" dediler. Kendimize de anlatamadık.

Çalıştık, didindik. Hep katlandık. Ekmek davasıdır dedik.
Dostlarımızca terk edildik. Kapı önüne oturtulduk.
Sazın telleri gibiydik. Titrektik. Nağmeleri titrettik.
Aynı şeylerdi hep söyledik, durduk. İçimizde kaybolduk.

Aç kalırsa, yorgun düşerse, bitkinse, koşmaz dört nala at.
Sahibine göre kişner at. Arama kimse de kabahat.
Ne taht. Ne saltanat. Sebebe sebepleri kat. Bilinmez baht.
İnsanı, insana değişen zat. Adı çıkar ve menfaat.

Bakış. Baktığımız aynanın kırık çerçevesinde gizli.
Asılı bıraktık. Biz bulamadık. Bulursak saklamalı.
Saçlarımız döküldü. Kimimiz kel kaldı. Yalan olmalı.
Bir geceyi, bir gündüze de, bilmem ki nasıl anlatmalı?

Kapanır gözlerimiz. Kısa ve öz olsun son sözlerimiz.
Dizlerimiz. Uzanan ellerimiz. Nicedir hallerimiz?
Gönülde kaldı hep sızılarımız. Tutmazsa bir yanımız.
Yaştan değilse de, baştan, bakıştan, delikanlılıktayız.

Güven Gürbüz
10 Haziran 2025
Şebinkarahisar / Ankara